11 Mayıs 2014 Pazar

Anneler Günü...

Ben henüz bir anne değilim...
Anneliğin nasıl bir duygu olduğunu yaşamadım, bir çocuk için fedakarlıklarda bulunmadım henüz.
O nedenle bu gün bir anne gözünden bir yazı döktüremeyeceğim bu sayfada...

Ama çocuklarını çok seven, fedakar bir annenin ne demek olduğunu çok iyi biliyor ve onu çok yakından tanıyorum...
Evlatlarının üzerine kanatlarını geren....
Kendinden önce çocuklarını düşünen ...
Bazen en çok istediği şeylerden çocukları için feragat eden...
Elindeki bir parça yiyeceği bile çocuklarına adil bir şekilde paylaştıran ...
Çocuklarını gözünde hiçbir zaman büyütemeyen, hep küçücük çocuklarıymış gibi kollayan...
Fedakar bir anne tanıyorum;)



Kendisiyle yaklaşık on yıldır anneler gününü birlikte kutlayamıyoruz...
Üzücü , evet ;(
Ama annemin varlığını bilmek, aradığımda sesini duyup dertleşebilmek, dualarını üzerimde hissetmek de güzel...
İnsan yetinmeyi öğreniyor ;)

Bir de anneler biliyorum...
Çocuklarından türlü nedenlerle ayrı düşmüş, yalnız kalmış...
Çocuklarının bir gülüşüne bir güzel sözüne muhtaç ...
Çocuklarının hastalıkları ile mücadele etmeye çalışan, küçücük de olsa bir umutla iyileşmelerini bekleyen....

İlk kez anneler gününü yaşayan anneler...

A tabi bir de anne adayları...
Bu duyguyu yüreklerinin en derinlerinde hisseden, yıllardır mücadele veren, hasretle bir evlada kavuşmayı bekleyen ...

Bugün herkesin ayrı bir öyküsü var.. Annesini özleyenler, çocuğuna özlem duyanlar, hiç kavuşamamışlar ve asla kavuşamayacaklar...Herkese apayrı duygular yaşıyor...

Bense şükrediyorum :)
Bu anneler gününde de varlığını bildiğim, sevgisini hissedebildiğim, dualarıyla beni koruyan bir annem var...
Evet birbirimizden uzaktayız, birbirimiz çok özlüyoruz ama birbirimizi çok seviyoruz ...

Önce kendi annemin, sonra evlatlarını kaybetmiş annelerin, çocuklarına hasret kalmış annelerin ve bu kutsal duyguyu hisseden, yaşayan, paylaşan tüm annelerin anneler gününü kutluyorum...
Çocuklarınızın sizi anlayabileceği, birbirinizin kokusunu duyabileceğiniz nice anneler günlerine...

9 Mayıs 2014 Cuma

Bahar Bahçesi

Bizim eve bahar geldi :))


Aslında ben çocukluğumdan beri alışkınım çiçeklere, balkonumuzda bahçemizde bahar geldi mi mis gibi çiçekler olurdu hep...
İşe güce dalınca bazen insan unutuveriyor, hayat koşuşturmacasında kaçırıveriyor böyle güzellikleri...
Bir çiçeğin tomurcuktan çiçeğe dönüşmesini görmeyi, kokusunu duymayı, çiçeğin yaşamında kendi yaşamını izlemeyi...
Her canlı gibi, tomurcuklanıp, su verdikçe canlanıyorlar, ilgilendikçe ayakta kalıyorlar...
Sonra bir gün renkleniyorlar, en güzel kokularını, birbirinden güzel renklerini sunuyorlar etrafa...
Tıpkı insanlar gibi, birinin rengi diğerinde yok...

5 Mayıs 2014 Pazartesi

Hıdırellez Gelenekleri

Nihayet 5 Mayıs geldi. Bu yıl da Hıdırellez'e kavuştuk.
Hızır ve İlyas peygamberlerin kavuştuğu gün olan Hıdırellez, baharın gelişini, bolluğu ve bereketi simgeliyor.
Bu yıl Hıdırellez'i yağmurla karşılıyoruz ...
Çok şükür bahar bolluk ve bereketiyle geliyor demek oluyor.

Baharın gelişi Hıdırellez günü çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.
Bu etkinlikler yüzyıllardır süregelen somut olmayan kültür miraslarımızdır.
Ben biraz gelenekselciyim sanırım, bu kültürlerin nesiller boyu aktarılmasından yanayım.
Bu kültürlerin bizi ortak noktalarda bir araya getirdiğini düşünürüm her zaman ve yaşatılmaları gerektiğine inanıyorum ...



Bazılarına komik gelse de ben rahmetli babaannemden yadigar, hatırladığım Hidirellez geleneklerini paylaşacağım...

Eminim ki Hidirellez denildiğinde herkesin ilk aklına gelen ateşin üzerinden atlamaktır.
Ateşin üzerinden atlayabilenlerin sağlıklı bir yıl geçirileceğine inanılır.

En bilinen ikinci gelenek dileklerin kağıtlara çizilmesi ve Gül ağacının altına gömülmesi ya da asılması... Çizilen bu dileklerin yıl içerisinde gerçekleşileceğine inanılır...

Kapı üzerine yeşil dallar asılır ve ev halkı bu yeşilliklerle uyandırılırdı;)
Kapıya asılan yeşil dalların o eve yıl boyu bolluk bereket getirmesi anlamı taşır.



Geceden bir kabın içerisine su doldurup içerisine gül yaprakları koyar, sabah yüzünüzü ve saçlarınızı bu su ile yakarsınız.

Sabah kahvaltısında boyanmış yumurtalar tokuşturulur, soğan sarımsak kahvaltınıza eşlik eder ki sağlıklı olasınız ;)
Bu arada yumurtaları boyanmanın kolay yolunu da söylemeden geçmeyelim...
Bu işlem için yumurtaları haşlarken suyun içerisine soğan kabukları eklemelisiniz !!!

Benim hafızamda yer eden gelenekler bunlar ...
Bakalım sizin anılardan neler çıkacak ?


2 Mayıs 2014 Cuma

Güllüoğlu'nda Sıhhat-i Ala

Baklava deyince akla gelen bazı anahtar kelimeler vardır. Gaziantep, fıstık ve bence Güllüoğlu :) 
Güllüoğlu kuşaklar boyu süren bir lezzet ve tecrübe...

Kalite ve lezzetini deniz aşırı ülkelere taşıyarak, Türk kültürünün önemli lezzetlerini dünyaya tanıtmaları ayrıca gurur verici... Güllüoğlu ile Belçika'da da karşılaşmıştım ... Yabancıların ülkemizin lezzetlerini tanımalarına olanak sağlamak bir yana, bu lezzeti tanıyıp bilenlere kendilerini memleketlerinde hissettiriyor ... 


 
Geçtiğimiz haftalarda, Ankaralı Bloggerlar Güllüoğlu'nun davetlisiydi. Bizleri Güllüoğlu adına Fatih Güllü  kahvaltıda ağırladı. 

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...